Çintimar, gençlerin sosyal medyada beğenilmek uğruna özlerinden uzaklaştığını ve ahlaki değerlerde zedelenmeler yaşandığını vurguladı. “Beğenilmek uğruna insanların ahlakını, edebini, yaşantısını farklı yöne çevirmeye çalışıyorlar,” diyen Çintimar, sosyal medyanın tehlikelerine dikkat çekerek, bu durumu biyolojik bir silah olarak değerlendirdi. “Sosyal medyada binlerce arkadaşı olan bir gencin, gerçek hayatta hiçbir arkadaşının olmaması büyük bir problem.”
Sosyal Medya Aile Yapısını Olumsuz Etkiliyor
Açıklamalarında, sosyal medyanın aile yapısını nasıl olumsuz etkilediğine de değinen Çintimar, anne babaların çocukları üzerindeki kontrol mekanizmalarının yetersiz olduğunu dile getirdi.
“Evlatlarının eline dünyayı sunan ama nasıl kullanacağını bilmeyen bir nesil yetiştiriyoruz,” diyen Çintimar, çocuklara erken yaşta telefon verilmesinin yanlışlığına dikkat çekti. “5 yaşındaki çocuğun eline telefonu verip, ‘
Git, sus yeter ki’ diyen bir anne babadan sağlıklı bir nesil yetiştirmesini bekleyemeyiz,” ifadelerini kullandı.
Aile, Eğitimde Temel Rol Oynuyor
Çintimar, eğitimde ailenin rolüne vurgu yaparak,
“Toplumun eğitimi yalnızca okulda başlamaz, aile bir mekteptir, bir üniversitedir. Eskiden büyük ailelerin bir arada yaşadığı dönemlerde, nesil büyüklerden öğrenirdi,” dedi. Ailedeki büyüklerin bilgi ve tecrübesinden faydalanmanın önemine işaret eden Çintimar, modern dönemde küçülen aile yapısının ve değerlerden uzaklaşmanın toplum üzerindeki olumsuz etkilerine değindi.
TRT Yapımlarına Yönelme Çağrısı
Çintimar, televizyon programlarının da gençlerin ahlaki gelişiminde olumsuz rol oynadığını belirterek, ailelerin ve gençlerin yerli ve milli değerlere daha fazla yönelmesi gerektiğini ifade etti.
“Bugün televizyonlarda sabahtan akşama kadar kadın programlarının yapılması, dizilerin gençlerimize geçmişi unutturması ve geleceğe dair bir şey vermemesi büyük bir sorun,” diyen Çintimar, bu konuda RTÜK’ün kararlarının yetersiz olduğunu savundu. Çintimar, özellikle TRT yapımlarına yönelinmesi gerektiğini belirterek, toplumsal bir farkındalığın oluşmasının önemine dikkat çekti.
“Edep Olmadan Eğitim Olmaz”
Son olarak eğitimin ahlakla birleşmesi gerektiğine vurgu yapan Çintimar, “Edep olmadan eğitim olmaz. Ahlakın olmadığı bir toplumda hangi eğitim verilirse verilsin, boşa eğitim verilmiş olur,” şeklinde konuştu. Ailelerin ve camilerin eğitime katkısının önemli olduğunu belirten Çintimar, bu değerlerin yeniden canlandırılması gerektiğini ifade etti.
Diyanet-Sen 3 No’lu Şube Başkanı Çintimar: “Vatan ve Bayrak Sevgisi Olmazsa Olmazımızdır”
Diyanet-Sen 3 No’lu Şube Başkanı Yaşar Çintimar, vatan sevgisi ve gençlerin bu sevgi etrafında yetiştirilmesi konularında önemli açıklamalarda bulundu. Çintimar, gençlerin milli ve manevi değerlerle büyütülmesi gerektiğini vurgularken, Türkiye’nin ümmetin umudu olan bir ülke olarak korunmasının önemine dikkat çekti.
“Vatanın sevgisi bizim aslında olmazsa olmazımızdır. Bugün Irak,Libya’yı, Lübnan’ı gördüğümüzde, oraların ne hale getirildiğine tanık olduğumuzda, bu güzel vatanın değerini daha iyi anlıyoruz,” diyen Çintimar, Türkiye’nin istikrarının önemine işaret etti. “Bu vatana sahip çıkma noktasında gençliğimizi, tarihimizi ve değerlerimizi tanıyan, onlardan ilham alan bir şekilde yetiştirmemiz gerekiyor.”
Gençlerin Gerçek İdolleri Büyükler Olmalı
Çintimar, gençlerin idol olarak batı kökenli figürler yerine tarihimizdeki önemli şahsiyetleri tanıması gerektiğini ifade etti.
“Bugün futbolcuları ya da rock sanatçılarını kendine idol alan gençler yerine, Mevlana’yı, Fatih Sultan Mehmet Han’ı, Selahaddin Eyyubi’yi tanıyan ve onların yolundan giden bir gençlik yetiştirmeliyiz,” şeklinde konuştu. Irkçılık yapmadan, tüm farklılıkları bir kenara bırakarak tarihimize ve ecdadımıza sadık bir nesil yetiştirmenin gerekliliğini vurguladı.
Çintimar,
“Efendimiz, ‘Irkçılık yapan ayaklarımın altındadır’ buyuruyor. Laz,Çerkez,Arap,Kürt, Türk ayrımı yapmadan, bu ülkenin geçmişine sadık olmalıyız. Biz zembille inmiş bir millet değiliz; köklü bir geçmişimiz, mücadelelerle dolu bir tarihimiz var,” dedi. Gençlerin tarih bilinciyle büyümesi gerektiğini belirterek, milli değerlere bağlılık vurgusu yaptı.
Vatan ve Bayrak Sevgisi Nesillere Aşılanmalı
Vatan sevgisinin toplumun her kesiminde canlı tutulmasının gerekliliğine değinen Çintimar,
“Vatanı seven, bayrağını seven, ülkesini seven bir nesil yetiştirmek zorundayız,” ifadelerini kullandı. Çintimar, Türkiye’nin tarih boyunca ümmetin umudu olduğunu belirterek, bu umudun korunması için gençlerin doğru rol modellerle tanışması gerektiğini söyledi.
Çintimar, asker uğurlama geleneğine de değinerek
, “Askerine kına yakıp gönderen annelerin olduğu bir toplumda vatan sevgisi her zaman diri kalacaktır,” diyerek, bu geleneğin sürdürülmesinin önemine dikkat çekti. Türkiye’nin birliği ve beraberliği için gençlerin vatan sevgisi ile yetiştirilmesi gerektiğini belirten Çintimar, toplumun her kesiminden bu konuda daha fazla çaba göstermesini talep etti.
Diyanet-Sen 3 No’lu Şube Başkanı Çintimar: “Fırsatçılığın İslam’da ve İnsanlıkta Yeri Yoktur”
Diyanet-Sen 3 No’lu Şube Başkanı Yaşar Çintimar, Türkiye'deki ekonomik sıkıntılar ve fırsatçılık konusunda sert açıklamalarda bulundu. Çintimar, pandemi sonrası toparlanma sürecinde 14 ilde yaşanan depremler ve küresel ekonomik krizle mücadele eden ülkenin, içerdeki fırsatçılar nedeniyle daha da zor durumda kaldığını vurguladı.
“Covidden çıkmış, 14 ili deprem görmüş ve küresel bir savaşın içindeyiz. Buna rağmen içerimizdeki fırsatçılar hemen her gün zam yapıyorlar. İslam'da bunun yeri yoktur, insanlıkta yeri yoktur,” ifadelerini kullandı.
“Bizi Aldatan Bizden Değildir”
Çintimar, Peygamber Efendimiz’in (SAV) ticaret ahlakına dair öğütlerini hatırlatarak, ahlaksız kazanç yöntemlerini eleştirdi.
“Pazarda dolaşırken, malum hadisi biliyoruz: Bir buğday çuvalına elini daldırır, üstü kuru, altı yaş görünce ‘Bu ne hal?’ diye sorar. Esnaf, ‘Yağmur yağdı, üstü kurudu’ der. O zaman ‘Islak olanı üste çıkar’ buyurur ve ekler: Bizi aldatan bizden değildir. Bu, çok kıymetli bir uyarıdır,” diyen Çintimar, ticarette dürüstlüğün önemine dikkat çekti.
Günümüzde aynı ürünün farklı dükkanlarda değişik fiyatlara satılmasının vicdan eksikliğine işaret ettiğini belirten Çintimar,
“Aynı ürün yan yana iki dükkanda farklı bir fiyata satılıyorsa, bu vicdanın bittiği yerdir,” dedi. İslam'da ve insanlıkta yeri olmayan fırsatçılığın toplumda derin yaralar açtığını ifade etti.
“Toplumsal Vicdan ve Duyarlılık Şart”
Toplumdaki ekonomik adaletsizliğe ve israf kültürüne dikkat çeken Çintimar, pazar yerlerinde yaşanan ürün israfını örnek gösterdi:
“Bugün bir yerde kasalarca domates çöpe dökülürken, başka bir yerde insanlar aç veya o ürüne muhtaç. Haliyle pazarda bir tezgah ile başka bir tezgah arasında on beş lira fark oynuyor. Bu, tamamen imanî ve ahlaki bir mesele.”
Çintimar, toplumda infial yaratmaya yönelik hareketlerin, ülkeye en büyük zararı verdiğini belirterek, ekonomik sorunların daha da derinleşmesine neden olan bu fırsatçıların, dış güçler tarafından desteklendiğini öne sürdü.
“Bu devlete zarar vermek isteyenlerin, bazı niyetlerle ürün alıp o ürünleri çöpe döktürdüğünü biliyoruz. ‘Batarsa batsın’ diyerek devlete zarar vermek isteyenler var. Bu, ülke düşmanlarının finanse ettiği bir şey,” dedi.
“Müslüman Olarak Vicdanlı Olmalıyız”
Diyanet-Sen 3 No’lu Şube Başkanı Yaşar Çintimar, ekonomik adaletsizliğin ve fırsatçılığın önüne geçilmesi için toplumun bilinçlenmesi gerektiğini belirterek, “Eğer ki ben Müslümanım, ben insanım diyorsak, vicdanen bu topluma verilecek zararların önüne geçmemiz lazım,” şeklinde konuştu. Çintimar, toplumun birlik içinde hareket ederek ekonomik fırsatçılığa karşı mücadele etmesi gerektiğini vurguladı.
Küçükçekmece’de 180 Hafızın İcazet Töreni Büyük İlgi Gördü
Küçükçekmece’de Hz. Osman Camii'nde 6 Ekim tarihinde düzenlenen ve 180 hafızın icazet aldığı program, yoğun katılım ve coşkuyla gerçekleşti. Camiler ve Din Görevlileri Haftası kapsamında tertip edilen bu özel programda hafızlar, Kur’an-ı Kerim’i ezberlemenin onurunu yaşarken, aileleri de sevinçlerine ortak oldu. Program, katılımcılardan büyük alkış alırken,
Diyanet-Sen 3 No’lu Şube Başkanı
Yaşar Çintimar da etkinlik sonrası önemli açıklamalarda bulundu.
“Hafızlar, Toplumun Manevi Elmaslarıdır”
Çintimar, hafızlık misyonunun toplum için çok önemli bir yere sahip olduğunu belirterek, Kur’an-ı Kerim'in ilmini öğrenmenin ve öğretmenin büyük bir değer taşıdığını ifade etti. Çintimar, konuşmasında,
“Cenab-ı Rabbil Alemin, 'Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?' diye soruyor. Efendimiz de ‘Sizin en hayırlınız, Kur’an'ı öğrenen ve onu başkalarına öğreten kişidir’ buyuruyor. Hafızlık, farklı ve özel bir misyondur. Bugün 85 milyonluk ülkemizde 85 bin hafız var. Yani bu, onların toplumda adeta birer elmas gibi parladığı anlamına geliyor,” dedi.
“Önemli Olan Hafız Olarak Yaşamak ve Kalmak”
Hafız olmanın yanı sıra hafız olarak kalmanın da önemli olduğuna değinen Çintimar, hafızlık sürecine katkı sağlayan hocalara ve ailelere teşekkür etti. Çintimar,
“Hafız olmakla iş bitmiyor, önemli olan hafız olarak yaşamaktır. İlçemizde gerçekleştirilen bu güzel programda emeği geçen tüm hocalarımıza ve hafızlarımızı yetiştiren kıymetli ailelere Diyanet-Sen olarak teşekkürlerimizi sunduk. Hafızlarımızın ilim yolunda muvaffak olmalarını diliyoruz,” şeklinde konuştu.
“Hafızların Yolu Aydınlık Olsun”
Çintimar, hafızların topluma katkı sunan farklı mesleklerde yer almalarının önemli olduğuna dikkat çekti. Hafızların doktor, avukat gibi mesleklerle topluma hizmet edebileceğini belirterek,
“Bir insan doktor olabilir ama hafız doktor olmak çok daha kıymetlidir. Erzurum Valimiz hafızdır ve Diyanet İşleri Başkanlığımızın 'Hafız Kal' programında birinci olmuştur. 70-80 yaşına gelmiş hafızlar da bu süreçte önemli başarılara imza atıyor. Rabbim, ülkemizi ve milletimizi, Allah'ın kelamıyla bereketlendiren hafızlarımızı daim eylesin,” ifadelerini kullandı.
Hafızlık Programına Yoğun İlgi
6 Ekim’de Küçükçekmece Hz. Osman Camii'nde düzenlenen icazet töreni, hafızların duaları ve Kur’an tilavetiyle manevi bir atmosferde gerçekleşti. Hafızlık merasimi, katılımcıların büyük beğenisini toplarken, Diyanet-Sen 3 No’lu Şube Başkanı Çintimar, bu tür programların toplumun manevi değerlerinin korunması ve gelecek nesillere aktarılması açısından büyük önem taşıdığını vurguladı.
Küçükçekmece Müftülüğü'nden Gençlere Milli ve Manevi Eğitim Vurgusu: "Kurtuluş, Değerlerimizle Mümkün"
Küçükçekmece Müftülüğü Sefaköy Siteler Camii İmam Hatibi ve Diyanet-Sen Küçükçekmece İlçe Başkanı Bahattin Dizkırıcı, gençlerin milli ve manevi değerler doğrultusunda eğitilmesinin önemine dikkat çekti. Camii cemaati ve toplum liderleri ile bir araya gelen Dizkırıcı, gençlerin doğru bir yol üzerinde yetiştirilmesinin, Türkiye’nin geleceği için kritik olduğunu vurguladı.
Bahattin Dizkırıcı, yaptığı açıklamada, aileden başlayarak okul, toplum ve cami gibi sosyal kurumların gençlerin eğitiminde bir bütün olarak hareket etmesi gerektiğine işaret etti. "Gençlerimizin milli ve manevi değerleri öğrenmesi, toplumumuzun geleceği için büyük bir önem taşıyor. Sadece akademik başarı yetmez; ahlaki ve dini değerlere de sahip çıkmaları lazım," diyen Dizkırıcı, gençlerin kimlik ve karakter oluşumunda camilerin, öğretmenlerin ve ailelerin rolünün altını çizdi.
“Toplumun Kurtuluşu Değerlerimizle Mümkün”
Dizkırıcı, gençlerin milli ve manevi değerlere sahip bireyler olarak yetişmesinin, toplumsal huzurun anahtarı olduğunu belirtti. "Toplum olarak, ancak değerlerimize sıkı sıkıya bağlı kalırsak kurtuluşa ereriz. Ahlaki çöküntüye karşı sağlam durabilmek için çocuklarımıza, ticaret ve toplum ilişkilerinden cami adabına kadar geniş bir yelpazede doğru olanı öğretmemiz gerekiyor," ifadelerini kullandı.
Camii adabı, ticarette dürüstlük ve toplumsal ilişkilerde nezaket gibi konuların gençler arasında yaygınlaştırılmasının önemine vurgu yapan Dizkırıcı, "Camilerimiz, gençlerimize sadece dini bilgi sunan değil, aynı zamanda topluma faydalı bireyler olma yolunda rehberlik eden kurumlar olmalı," dedi.
Ailelere ve Topluma Çağrı
Dizkırıcı, açıklamasında özellikle ailelere çağrıda bulunarak, "Çocuklarımızın değerlerimizi tanıyıp benimsemeleri için anne ve babaların da bu süreçte aktif bir rol alması şart. Ailede başlayan bu değer eğitimi, camide ve okulda pekiştirilmeli," şeklinde konuştu.
Dizkırıcı'nın bu çağrısı, yerel halk ve camii cemaati arasında da yankı buldu. Birçok aile, gençlerin manevi gelişimine daha fazla katkı sunulması gerektiği fikrine destek verdi.
Gençlerin Eğitimi İçin Yeni Projeler
Bahattin Dizkırıcı, Diyanet-Sen Küçükçekmece İlçe Başkanlığı olarak, gençlere yönelik dini ve sosyal eğitim programlarını artıracaklarını belirtti. “Gençlerimizin, milli ve manevi değerlere bağlı, sorumluluk sahibi bireyler olarak yetişmesi için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Küçükçekmece'de toplumu bilinçlendirmek ve sağlam bir nesil yetiştirmek için elimizden geleni yapacağız,” dedi.
Özellikle yaz dönemlerinde camii bünyesinde düzenlenen etkinliklerle gençlerin eğitilmesi ve topluma kazandırılmasının hedeflendiği ifade edildi. Bu projeler arasında sosyal etkinlikler, dini sohbetler ve değerler eğitimi üzerine seminerler yer alıyor.
HİCRETHABER