İş görüşmesi için çabuk hareket etmem gerektiği için elbisemin düğmelerini yanlış iliklemişim. Bu halde sabah erkenden işe gitmek için evden çıktım. Yolda basın aracının içinde fark ettim, güneş yavaşça doğuyordu ve kuşlar sabah şarkılarını söylüyordu Gömleğimdeki yanlış iliklediğim düğmeleri doğru yerlerine ilikledim. Kırk beş dakika sonra iş görüşmesi yerine vardığımda gördüm ki, beni bekleyen arkadaşım benim gibi erkenci değildi, buluşma yerine vaktinde gelmemişti. Bende bu durumu fırsat bilerek, kendime biraz zaman ayırdım ve kafeteryada sabah kahvaltısı niyetine yiyecek ve içeceklerden ısmarladım kendime. Sonrada her zamanki alışkanlığımla sabah ilk kahvemi içtim ve ardından iş için yanıma gelen arkadaşımla bir saat kadar süren iş görüşmemizi yaptık. Oradan gazete büroma geçtim ve masamdaki bilgisayarımda yarım kalan işlerimi bir tamam ettim. Bugün yoğun bir gün olacaktı kesin, çünkü müşteriler yeni pazarlama, reklam ve haber çalışmaları ile ilgili taleplerde bulunmuştu. E-postalarımı kontrol ettim e görevlerini sırayla tamamlamaya başladım. Akşamüstü bir saatte (saate bakmamıştım.) güneş henüz tepede sıcaklığını hissettirdiği bir zamanda işten çıktım ve evime döndüm. Ev halkımdan bir kaç kişi eve döndüğümü merdivenlerden çıkarken duymuşlar, beni nazikçe ve gülen yüzleri ile kapıda karşıladılar. Yaşasın akşam yemeği hazırdı. Yorgun ama mutlu bir şekilde mutfağımızda yemek soframıza oturdum ve günün yorgunluğunu ailemle yemekte sohbet ederek, üzerinden attım.
Yaz akşamının uykuyu getiren sessizliği içinde, güneş batarken, Ben ve ailem balkonda çay içerken birlikte geleceğe dair hayaller kurduk. Belki bir gün birlikte yurt dışına hayaline kurduğumuz memleketlere seyahat ederiz. Belki de bir sahil yerinden bir ev alır, şimdi olduğu gibi bahçesinde çiçekler açan bir ev. Bundan sonra içimden geçen güzel duygular ve iyi düşüncelerle mutlu bir şekilde ertesi sabaha işe kalkmak için keyiflice uyudum.